21 Haziran 2010 Pazartesi

MİNİ MİNİKLER LİGİ BAŞLADI







Ülker'in düzenlemiş olduğu mi minikler futbol ligi hafta sonu start aldı. 1999-2000-2001 doğum tarihli çocuklarımızın katıldığı lig , çok güzel görüntüler eşliğinde oynandı. Velilerin çok heyecanlı olduğu karşılaşmalarda Paşabahçe'mizin aldığı sonuçlar şu şekildedir.

19 / 06 / 2010

( 1999 - 2000 )

Paşabahçe : 2 Çamlıca : 5

( 2000 - 2001)

Paşabahçe : 5 Denizcilik işletmeleri : 2

20 / 06 / 2010

( 1999 - 2000 )

Paşabahçe : 2 Ferah Spor : 2

( 2000 - 2001 )

Paşabahçe : 1 Çamlıca : 8

UYARI

Video oynatma programındaki arıza nedeniyle , video'lu haberleri izleyemiyorsunuz. En yakın zamanda düzeleceği temennisiyle. Özür dileriz.

18 Haziran 2010 Cuma

EVLADIMA MİRAS BU SEVDA


Oğlum , Paşabahçe formasıyla ve bayrağıyla tanıştı. Çok sevdi babası gibi o armayı o bayrağı. Büyüyecek , Paşabahçe sevgisi üzerinde olacak. Yani evladıma daha doğrusu evlatlarıma miras bırakıyorum Paşabahçe sevgimi. Diğer büyük oğlum ( 10 yaşında ) Paşabahçe futbol okulunda hizmet ediyor armasına.

Dip Not : Evlatlarıma başka bir sevgi daha miras bırakıyorum. Bilenler bilir ! Sarı Lacivert Çubuklu forma...

14 Haziran 2010 Pazartesi

HANGİSİNİ TERCİH EDERSİNİZ


VUVUZELA İŞKENCESİ VE EKŞİ SÖZLÜK


Vuvuzela denen çalgıdan nefret etmek için sesini duymak yeterli. Dünya kupası maçlarını zehir ediyor insana. Sanki kulağının dibinde sinek veya arı vızırdıyor. Maç seyretmek keyiften işkenceye dönüşüyor sayesinde. Afrikalıların bu çalgıya olan aşklarına saygı duymakla birlikte , onlardanda bizim işitme duyumuza saygı göstermelerini bekliyoruz. Bu alet umarım Türkiye'de popüler olmaz diye temennide bulunurken , son nokta Ekşi Sözlük'ten " ashvalanor " rumuzlu arkadaştan gelmiş.
İlk okuduğum andan şu dakikaya kadar gülme krizine soktu beni. Türkiye'de popüler olamayacağına dair net fikir vermeme sebeb oldu. Resmi tıklayın ve benimle aynı fikirde olacaksınız.

11 Haziran 2010 Cuma

Bİİ KEDİ DAHA VAR



Paşabahçe Genç Takımımızın gözbebeği olan Yağızcan Görgülü , babası gibi Türk futboluna uzun yıllar hizmet edecek gibi. ( Babası Sercan Görgülü , Sarıyer formasıyla Türk futbolunun dikkatini çekip , daha sonra Fenerbahçe'ye transfer olup adından uzunca zaman söz ettirmişti. Sarıyer ve fenerbahçe'deki yüksek performansıyla Milli takımdada görevini başarıyla yerine getirmişti. Türk futbolunda attığı gollerle hafızalardan silinecek gibi değil ) Yanlız babası gol atıyordu , yağızcan gol yememeye çalışıyor. Yaşı çok genç gerçekten çok iyi yerlere gelecektir. Tam bir kaleci fiziği var. Başarılı olacaktır kesinlikle. Bu arada ligler tatilde her hafta çarşamba günleri maç yapıyoruz. Yağıza gol atmak gerçekten çok zor :) Başarılar YAĞIZCAN GÖRGÜLÜ.

ALİ & AYHAN BOCA JUNİORS'TA




Paşabahçe'mizin iki önemli ismi Ali ve Ayhan'ı Boca Juniors forması giyerken yakaladık. Bir halı saha maçı oynarlarken gördük ikisini. Aldık makinemizi çekiverdik resimlerini. Efsane yıldız Maradona'nın takımı Boca forması çok yakışmıştı gençlerimize.

8 Haziran 2010 Salı

ASKİN HOCA & İSHAK KUS !

Şu video'yu seyredip , aklıma bir an geldi ve acaba dedim ! Morinho ve Materazzi ikilisinin bu diyologlarını bizimkiler yaparmıydı.. Farz-ı Misal , Aşkın Hoca kulüpten ayrılıyor ve tesislerden çıkarken ishak'ı görüp arabasından inip ve ishakla kucaklaşıyor vede ağlaşıyorlar :) Sırayla değerlendiriyorum. Aşkın Hoca kulüpten ayrılmaz ( Bu arma altında can verecek ) Diyelimki ayrıldı , İshak'ı görse tınlamaz ve görmemezlikten gelir :) Arabasından zaten inmez :) Diyelimki indi. İshak'a bayram hariç sarılmaz :) . Zaten Aşkın Hoca AĞLAMAZ......

YURDUM İNSANI ( 2 )

7 Haziran 2010 Pazartesi

KEDİ BİZİMLE KALDI



Takımımızın gözbebeği , kalecimiz Bilge Göktürk Duran bir sene daha bizimle. Kendi adıma çok sevindim kaldığına. Umarım en kısa zamanda , en iyi yerlerde görücez kendisini.

PAŞANIN BAHÇESİ & PAŞABAHÇE ( 2. BÖLÜM )




Paşabahçe aynı zamanda Cumhuriyet dönemi ve öncesinde sanayinin kurulduğu bir bölge olmuştur. Bu nedenle çok göç almış ve nüfusu hızla artmıştır. Özellikle Karadeniz bölgesinden gelen göçler hazine arazileri üzerine yaptıkları gecekondular , çarpık yapılaşmaya neden olmuş , çirkin bir manzara ortaya çıkmıştır.

İlk fabrikalardan birisi Tuğla ve Kiremit fabrikasıdır. Bugünkü Şişe ve Cam Fabrikasının arkasında Çukurçayırda kurulmuştur. 1965 yılında kapatılmıştır.

Diğer fabrikada Shell'dir. Uzun bir süre önce kapatılmıştır. Bugün yerinde Beykoz Belediye Başkanlığı ve çeşitli birimleri yer almaktadır. Kaymakamlık , Adliye , Emniyet Müdürlüğü , Nikah Dairesi ve Sinemalar yer almaktadır. Çubuklu'ya yakın Petrol Ofisi dolum tesisleri bir müddet önce buradan taşınmıştır. Şimdi sahil kısmında Clup 29 faaliyettedir.

Paşabahçe merkezde deniz kıyısında bulunan Tekel İçki ve İspirto Fabrikasıda , özelleştirildikten sonra 2004 yılında kapatılmıştır.

Paşabahçe Şişe ve Cam Fabrikasının ülke ekonomisine yapmış olduğu katkılardan dolayı üzerinde biraz durmakta fayda olduğunu düşünüyorum. Cumhuriyetimiz'in kuruluş yıllarında herşeyden yoksun Türkiye , birçok sektöre el attı. ATATÜRK'ün bizzat yönlendirmeleri ve direktifleri sonucu Cam sanayi Paşabahçe'yi yarattı. Cumhuriyet hükümeti 1934 yılında çıkardığı bir kararname ile İş Bankasına Türkiye'de Cam sanayini kurma görevini verdi. İş Bankası Genel Müdürü Muammer Eriş'dir. Cam işleme ataölyelerininin Paşabahçe ve havalisinde olması ve diğer fabrikaların da bu bölgede olması fabrikanında bu bölgede kurulmasında etkili olmuştur. Banka fabrikanın yerinin satın alınması , fizibilite çalışmalarının yaptırılması görevlerini , İktisat Vekili , Celal Bayar'ın yakın arkadaşı İş Bankalı Ethem ( Rıfat ) Aktaş'a vermiştir.
( Ethem Aktaş'ın kişiliği hakkında kısa bilgi ; Ethem Rıfat Aktaş uzun bir süreden beri Paşabahçe'de oturmakta olup , bankacılık camiasında çalışkanlığı ve dürüstlüğüyle takdire şayan bir kişi olmuştur. Aynı zamanda Paşabahçe'de muhtarlık , Parti Temsilciliği gibi seciyeligörevlerdede bulunmuştur. O yıllarda , bugünkü Beykoz Konaklarının bulunduğu yerden çıkan fındık suyunu Tepeköy mahallesine , İncirköy mahallesine ve Paşabahçe'ye Safiye Sultan çeşmesine getirmiştir. İstiklal Harbi esnasında fiilen , maddeten , bedenen hizmetlerde bulunmuştur. Konağında daima sayıları üçten az olmıyan yetimleri bulunur onları besler , büyütür ve iş sahibi olmalarını sağlardı. Ethem Aktaş 1940 yılında , çok genç yaşta (46 ) vefat etmiştir. Kabri Paşabahçe mezarlığındadır. )
( Ethem Rıfat Aktaş'ın oğlu , rahmetli Basri Aktaş , 1946 yılında yedek Subaylık görevi bitiminde , Celal Bayar tarafından , Ankaraya davet edilir. Demokrat Partinin Genel Sekreterliği görevini üslenir. Rahmetli Bülent Ecevit ,Metin Toker üçü aynı evde kalırlar. Daha sonra , Adnan Menderes'in Özel Kalem Müdürlüğü görevini yürüten Basri aktaş , Kastamonu Milletvekilliği ve Avrupa Kons. Başk. Yapmıştır. 1960 İhtilalinde İtalya'da olmasına rağmen ülkesine dönmüştür. Birdaha siyasete dönmemiştir. ) Ethem Aktaş , Şişe ve Cam fabrikasının kurulacağı arsayı , sahipleri olan , Sahip Molla'lardan satın alır. Arazinin bir kısmı bir ruma aittir satmak istemesede Rıfat Bey'i kıramamış satmak zorunda kalmıştır. Fabrikayı Temel atma aşamasına getirir. 1934 Yılında devrin Başbakanı İsmet İnönü tarafından fabrika temeli atılır. Bir yıl içinde fabrika açılışa hazır hale getirilir. 1935 Yılında yapılan bir törenle Paşabahçe Şişe ve Cam fabrikası hizmete girer. Bulunduğu semtin adını Uluslararası bir marka haline getiren , 68 yıllık Paşabahçe Şişe ve Cam Fabrikası , 6 Ağustos 2002 tarihinden itibaren bu semtteki faaliyetlerine son verip kapatılmıştır. Bugün faaliyetlerini , Kırklareli , Mersin , Eskişehir , Denizli gibi illerimizde sürdürmektedir.

Yöre halkının yazları nefes aldığı , denize girdiği ve piknik yaptığı bir mesire yeride Burunbahçe'dir. Asırlık çam ve erguvan ağaçlarının bulunduğu , seyrine doyum olmayan eşsiz boğaz manzarasının olduğu bu yerde , bir çok dizi ve film çekilmesinde doğal plato vazifesi görmüştür.
İkinci Boğaz Köprüsü'nün yapılmasıyla bölgede lüks konutlar yapılmaktadır. Beykoz Konakları , Acarlar gibi büyük siteler yapılmıştır.
Paşabahçe birçok devlet adamının yanı sıra , sanatc,çılarda yetiştirmiştir. Bunlardan bazıları Necdet Mahfi Ayral , Müşir İzzet Paşa'nın torunudur. Sadri Alışık , İncirköyde , Köybaşı çeşmesinin karşısındaki evde dünyaya gelmiştir. Babası Rafet Kaptan , Annesi Saffet hanımdı. Hadi Çaman'da Paşabahçe'li olarak sanat dünyamızda yerini almıştır. Eski FENERBAHÇE'li şeref ve M.Ali Has kardeşler , Şirzat Dağcı'da Paşabahçeli'dir.....

ANKETİMİZ BİTTİ

En son yaptığımız , Hangisi daha iyi golcü anketimiz sonuçlandı. Ankete katılan 67 kişi şu şekilde oy kullanmıştır.

Ersan Demir : % 59 ve 40 oy
Osman Önerbay : %20 ve 14 oy
Bahattin Şişman : % 19 ve 13 oy

SİSLİ VE YAĞMURLU BİR PAŞABAHÇE SABAHI

YÖNETİM KURULU GÖREV BÖLÜMÜ YAPILDI


Kulübümüzün 16 Mayıs 2010 tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısında yönetim kuruluna seçilenler , Haldun Soytürk Başkanlığında ilk toplantısını yaparak aşağıda yazıldığı şekilde görev dağılımı yapılmıştır.

Başkan : Haldun Soytürk
As Başkan : Nezih Beykozlu
Başkan Yardımcısı : Aydın Düzgün
Genel Sekreter : Songül Emanet
Muhasip Sayman : Murat Gökhan Ofluoğlu
Genel Kaptanlar : Ünal Kuyucu , İbrahim Sesli
Federasyon Temsilcileri : Kadir Alarçin , Aydın Düzgün
Tesis Amiri : Ferruh Özkan
Futbol Altyapı Sorumluları : Metin Bilgi , Songül Emanet
2010 - 2011 A Takım Antrenörü : Aşkın Karadeniz
2010 - 2011 Alt Yapı Antrenör Koordenatörü : Uğur Sakaloğlu
Futbol Okulu Antrenörü : Evren Genç
Kulüp Müdürü : Bahattin Şişman

4 Haziran 2010 Cuma

PAŞANIN BAHÇESİ & PAŞABAHÇE (1. BÖLÜM )


Sizlere Paşabahçe'nin tarihsel yönü ve yaşamı hakkında bilgiler vermek istiyorum. İstanbul boğazını'nın kuzey bölümünde yer alır. Güneyinde Çubuklu , Kuzeyinde Beykoz ile çevrilmiştir. Paşabahçe'nin yerleşim yeri olarak ortaya çıkması 1640 yıllarına kadar geri gider. Bizans döneminde adı "PLODES" idi. Sultan Deli İbrahim'in Sadrazam'ı olan Ahmet Paşa , geniş bir arazi içinde kendisine büyük ve güzel bir yalı yaptırıyor. Çevresi bağ ve bahçelik olmasından dolayı "Paşanın Bahçesi" olarak anılıyor. Daha sonraki yıllarda Paşabahçe olarak benimseniyor.

Ahmet Paşa , Binbir parça anlamına gelen , Hezarpere Ahmet Paşa olarak tarihe geçiyor. İsyancılar tarafından 7 Ağustos 1648 senesinde parçalanarak öldürülüyor.

Sultan 3. Mustafa döneminden itibaren Paşanın bahçesine bağlık ve bahçelik olmasından dolayı Devlet memurları yerleşmeye başlıyor. Ta ki 1950 yıllarına kadar , burası sayfiye yeri olarak zevat , yazlarını burada geçirir , kışlarını ise Laleli'de geçirmekteydi.

Önceleri hristiyan nüfusunun yaşadığı bu bölgede , birçok ayazma mevcuttu. Bugün Paşabahçe parkının yanında bu ayazmalardan bir tanesi vardır. 1984 Yılında yapılan Ayios Kostaninos Rum ortadoks Kilisesi bugünde varlığını sürdürmektedir. Bölgede rum ve ermeni mezarlıklarıda mevcuttur. Gayri Müslim nüfus 1970 li yıllara kadar , varlıklarını sürdürmüşlerdir. Daha sonra bir kısmı Yunanistan'a göç etmiş , bir kısmıda İstanbul'un diğer semtlerine yerleşmişlerdir. Genelde ticaret , el sanatları ve tarımla uğraşırlardı. Mesela benimde tanıdığım Bahçeli Kahvehanesi olan Yorgi en meşhurlarıydı. İstanbul'un çeşitli semtlerinden gelen rumlar , burada toplanırlar , çardaklı 2 atla çekilen arabalarla , Polenezköy'üne giderlerdi. Hafta sonlarını orada müzik ( leterna ) eşliğindeoyunlar oynar , eğlenerek geçirirlerdi. O zamanlarda , Mişon manavdı , Leonardo kasaptı , Koço berberdi , Aleksi doktordu , acil hastalara atla muayeneye giderdi. Aristo beyde Paşabahçe Spor Kulübünde Yöneticilik yapar , Şişe ve cam fabrikasında bütçe kontrol şefiydi. Dillere destan olan Eftalya'nın bahçesi fulya , lale ve sümbüllerin yanında gülleriyle meşhurdu.

Üçüncü Sultan Mustafa , Paşanın Bahçe'sinde medrese , cami , hamam , ve çeşmeler yaptırmıştır. 1971 yılında bu cami yıkılarak yerine daha büyük merkez cami yapılmıştır.

Üçüncü Sultan Mustafa döneminde , İncir ve sultaniye mesiresi ile tanınan ve Paşanın Bahçesine yakın olan bu yer , köy olarak kuruldu , adına İnciliköy ( İncirköy ) denildi. Burada üçüncü Selimden kalan Nişantaşı bulunmaktadır. Yeniden düzenlenen Sultaniye mesiresinde çeşmeyle , nişantaşını görmek mümkündür. Kıyı kesiminde Sultan Köşkleri yapılmıştır. Bunlardan bir tanesi muhafaza edilmiştir.

Şimdi Paşabahçe'nin önemli yalıları , köşkleri ve tarihi yapılarına bir göz atalım;

Ali Paşa yalısı , Tebrike Hanım yalısı Caminin alt kısmındaki yalıdır. Tevfik paşa yalısı , Zafer Hn. yalısı , Paşabahçe vapur iskelesine yakınolan andonaki yalıları , bunlar ortadan ikiye ayrılmış , ikiz yalılar şeklindedir. Bunların içinde en ilginç olanı Hacı Kaptan yalısıdır. Diğer bir önemli yalı Sahip Molla'nın yalısıdır.

Paşabahçe'nin köşkleri bugün malesef iyi durumda değiller. Çok bakımsızdırlar. Boğazı gören tepelerdeki beyaz boyalı , cumbalı köşkler bağ ve bahçeler içinde bulunan zarif yapılardı. Mesela bugün Sunazırı sokakta , şekerpara sokakta iki adet , Kıble numa sokakta ( Muhallebicilerin köşkü ) az sayıda kalmışlardır. Karagöz sırtındaki Hami beyin köşkü bunlardan en önemlilerindendi. Bir yangın sonucu yok olmuştur.

Paşabahçe'nin , eski mahalleleri ; Merkez , İncirköy , Köybaşı , Tepeköy , Fıstıkaltı , Sultaniye , Karagözsırtı , Maslak , ( Bugün aldığı göçler sayesinde yeni mahalleler ortaya çıkmış )

Diğer bir yapıda Merkez ilk okuludur. ( Paşabahçe ilk öğretim okulu 1953 )
Cumhuriyet'imizin ilk yapılan okullarından olan 39. ilkmektep adıyla 1925 de 5 öğretmen , 119 öğrenci ile eğitime başlamıştır. Eski mimari özelliğini bugünde muhafaza etmektedir.

Bugün Paşabahçe'de iki lise bulunmaktadır. Birtanesi meslek lisesidir. İki adet Devlet hastanesi halkın hizmetindedir.

2 Haziran 2010 Çarşamba

NAMIN YÜRÜSÜN MUHAMMED EL ABBAS GÖKSU !


Sonunda buda oldu!
Futbol takımımızın önemli oyuncularından Muhammed Göksu, Düzenlediği basın toplantısında " Artık yeter. Yıllardır futbol oynuyorum hak ettiğim değeri bulamadım. Bu futbol camiası benim kıymetimi bilemedi. Artık bir yıldız futboldan kopuyor. Bundan sonra yetenek ve tecrübelerimi beyaz perdede kullanacağım " dedi. Bana yapılan " Gel artizzzz ol seni bağrımıza basalım. Beyaz Perdenin sana ihtiyacı var. Bu camiayı ayağa kaldıracak olan sensin. Sana Bir sahne adı buluruz. Hatta hazır bile ismin. MUHAMMED EL ABBAS GÖKSU. Ne olur bu teklifimizi geri çevirme. Çok paralar kazacacaksın. Kendinde mutlu olacaksın sinema izleyiciside " dediler. Geri çeviremeyeceğim paralar teklif ettiler. Kıramadım dedi. İlk rol olarak , ismini veremeyeceğim bir polisiye dizide kaçakçı rolü oynadım. Bu pazartesi günü yayınlanacak dizi sonrası Hollywood'a gidiyorum. Baba beni okula gönder adlı çok aksiyonlu bir aile dram , komedi :) tarzı bir filmde rol alıcam. Bu filmden sonra yeni bir proje daha var. Bu proje çok ses getirecek bir proje olacak. Tarzan filmini tekrar çekmeye karar veren ünlü yönetmen Steven Spielberg bana teklif gönderdi. Bende kabul ettim tabi. Seneryoyu okumadan teklifi kabul etmemin sebebi Steven Spielberg gibi bir yönetmenle çalışacak olmamdı. Steven Spielberg bana bir aksilikten bahsetti. Benden yardımcı olmam için ricada bulundu. Tarzanın maymunu Çarli öldüğünden ve bu rolü oynayacak maymun bulamadığından dolayı çok zorlanacaklarını kendisine yardımcı olmamı istedi. Bende çok pratik zekalı olduğumdan ötürü aklıma hemen gelen teklifi ilettim kendisine. Bir an sevinçle yettim gari diyerekten kendisine bu rolü oynayacak kişiyi bulduğumu söyledim. Bu rolü yapsa yapsa bizim İshak Kuş yapar dedim . İshakın resimlerini kendisine gösterdiğimde " olleyy sesiyle birlikte boynuma sarıldı ve beni kutladı " . Şimdi herşey hazır. Umarım herşey yolunda gider ve benim değerimi bu sinema camiası bilir. Herkese teşekkür ederim diyerek basın toplantısını bitirdi.

1 Haziran 2010 Salı

YAKIŞIR AMCAMA. YURDUM İNSANI ( 1 )

Yurdumuz insanını ne hale getirdi bu avrupa birliği standartları. Bu video yu izlediğimde çok hoşuma gitti ve sizinle paylaşmak istedim. Mükemmel yorumlar var amcamızda. İzleyin ve sizinde yüzünüzde tebessüm ve kahkahalarınız kesinlikle olacaktır..